F45 Grup Antrenmanı Hakkındaki Görüşümü İyi Yönde Değiştirdi

Yıllar önce, Men’s Fitness kadrolu yazar olarak ilk katıldığımda, ekibimin bir parçasıydı. Rolü yeni fitness derslerini gözden geçirmekti. Her sayıda derginin kobay eğitimcisi grubuydum ve üç aylık bir dönem boyunca bale, samba dansı ve amigoluğa dayalı derslerde yalnız adamdım. Bu oturumlarda hiçbir zaman gerçek anlamda sınanmadım ve dürüst olmak gerekirse, eğitmekten çok eğlendirmeyi amaçlayan bir özellik gibi göründü -; en azından meslektaşlarımın sürekli eğlenen tepkilerine bakılırsa. (Şahsen amigo kız kıyafetinin bana uygun olduğunu düşündüm.)

Fakat zaman değişti. Grup antrenmanları kadınlar arasında her zaman popüler olsa da, erkekler arasında da çekiciliği artıyor. ya daha iyi bir sağlık ve zindeliğe doğru attıkları ilk adım olarak ya da kendi başlarına antrenman yaptıklarında asla istedikleri sonuçları alamamaktan bıktıkları için.

Birleşik Krallık'taki spor salonu üyeliğinin tüm zamanların en yüksek seviyesinde olduğunu düşündüğünüzde bu hiç de şaşırtıcı değil: Britanya'da 9,7 milyon kişi spor salonu üyesi; bu da 2016'ya göre %5,1'lik bir artış ve %14,9'a denk geliyor; veya yedide biri – 2017 Birleşik Krallık Fitness Endüstrisi Durumu Raporu'na göre nüfusun %100'ü.

Ve bilim, giderek daha fazla sayıda spor salonuna giden kişinin tek başına ağırlık kaldırmak yerine grup derslerine katılmayı tercih etmesinin ikna edici bir nedenini ortaya koyuyor: grup halinde egzersiz yapan kişiler fiziksel sağlık hislerinde %25'lik bir artış olduğunu bildirdiler ve  Journal Of The American Osteopathic Association'de deneklerle yapılan bir araştırmaya göre zihinsel sağlıkta %26'lık bir artış; Tek başına antrenman yapanlarla karşılaştırıldığında algılanan stres seviyeleri %26 azaldı.

Fonksiyonel uygunluk

Büyüyen gruptaki tüm yeni markalar arasında eğitim arenasında F45 hücuma liderlik ediyor. İlk olarak Avustralya'da yaratılan F45 – F, fonksiyonel antrenman anlamına gelirken, 45, bir seansın sürdüğü dakika sayısıdır; hem grup antrenmanlarına artan ilgiden hem de yüksek yoğunluklu aralıklı antrenmanın (HIIT) yağ yakıcı etkilerini ve direnç antrenmanının kas geliştirme tepkisini sunan fonksiyonel antrenmanın faydalarından yararlanıyor.

Henüz 2012 yılında piyasaya sürülmesine rağmen markanın hâlihazırda 36 ülkede franchise'ı var; 500 spor salonu açıldı ve 500 spor salonu da yolda. Geçtiğimiz birkaç ayı Birleşik Krallık'taki ilk franchise'lardan biri olan Londra'nın merkezindeki Farringdon'da eğitim alarak geçirmiş biri olarak, neden daha fazla erkeğin grup eğitimine başvurduğunu biliyorum. F45 Farringdon'ın ortak sahibi Nick Robinson, spor salonunun geçen yaz açılmasından bu yana üyelik dağılımının değiştiğini, bugün %75 kadından 60-40'a değiştiğini söylüyor.

“Daha fazla erkek F45'e geliyor çünkü yüksek yoğunluklu fonksiyonel antrenmanın, istedikleri fiziksel ve performans iyileştirmelerini hızlı bir şekilde elde etmenin en iyi yollarından biri olduğunu fark ediyorlar,” Robinson diyor. “Derslerimiz rahat ve eğlenceli ama yine de kıçınıza tekmeyi basıyorlar. Ve hepimiz aynı ekibin parçası olduğumuzu hissediyoruz. hiç kimse yargılanmaz – ve bir de sosyal ortam var. Bu, onu potansiyel üyeler için çekici kılıyor ve mevcut üyelerin geri gelmesini sağlıyor.”

Daha akıllı oturumlar

F45 modeli basittir: her gün Aynı devre tarzı antrenman dünya çapındaki F45 spor salonlarına gönderiliyor, böylece her sınıf aynı seansı yapıyor. Her hafta antrenmanların yarısı kardiyo temelli, yarısı da direnç temellidir. İşin güzel yanı, hafta içi her günün antrenmanının odak noktasını ve formatını bilmenize rağmen (Salı günleri her zaman ağırlıklara dayalıdır, örneğin benzer çalışma ve dinlenme zamanlamalarıyla), egzersizler her zaman farklıdır ve her zaman farklı olur; yani aynı seansı asla iki kez yapmazsınız.

F45'in kurucusu Rob Deutsch, fitness pazarındaki büyük bir boşluğu dolduracağına inandığı ilk F45 tesisini 2012 yılında Sidney'de açtı. “Dünya çapında spor salonu işinde, insanların iki seçenekle karşı karşıya kaldığı temel bir kusur vardı: hiçbir yeniliğin, motivasyonun olmadığı ve kimsenin sonuç alamadığı ucuz ticari bir spor salonunu kullanmak ya da seans başına büyük miktarda para ödemek çoğu insanın ulaşamayacağı bire bir koçluk almak.”

Bu boşluğu doldurmak için CrossFit modeline baktı; ancak bazı önemli değişiklikler yaptı. “CrossFit sevdiğim birçok şeyi yapıyordu – yenilikçiydi, spor salonlarında topluluklar oluşturuyordu ve insanlar sonuç alıp daha fazlası için geri geliyordu,” diyor. Ancak olumsuz tarafı, bunun bir tür tarikata dönüşmesi ve sahnenin bir parçası olduğunu hissetmeyen insanlar için korkutucu olmasıydı. Ayrıca ağır kaldırmaya da vurgu yapılıyordu ve tesisler pek de seksi değildi, teknoloji yoktu. F45 dengeyle ilgilidir: Seanslarımız harika sonuçlar almaya yetecek kadar zorludur ancak eğlenceli ve yenilikçi bir ortamda olduğundan insanlar daha fazlası için geri gelir.”

Grup kazançları

Yıllardır eğitimim ya yolda koşmak ya da tek başıma halter yapmaktı. İtiraf etmeliyim ki grup derslerinin beni zorlayabileceğini hiç düşünmemiştim. Ancak üç ay boyunca haftada en az üç kez F45 yaptıktan sonra henüz terden sırılsıklam bir antrenmanı bitiremedim ve hatta seans ortasında üstümü değiştirmek zorunda kaldım.

Akciğerleri çalıştıran kardiyo günleri sayesinde vücut yağlarımı kaybettim, özellikle de midemin etrafından ve direnç sınıflarından yağsız kas ekledim. Her seans esnemeyle bitiyor, dolayısıyla sonuç olarak daha hareketli ve esnek oluyorum. Daha zayıf, daha formda ve daha sağlıklıyım ve bu sonuçları kendi başıma çalışarak veya kişisel antrenöre her hafta küçük bir servet ödemeden elde edemezdim.

Önümüzdeki birkaç ay içinde Londra'da (Ravenscourt Park ve Chelsea) iki yeni F45 franchise'ı açmaya hazırlanan Robinson, tepkimin yeni erkek üyeler arasında yaygın olduğunu söylüyor. &Ldquo;Tüm yeni adamlar bir endorfin patlamasıyla vızıldayarak geliyorlar, çünkü çoğu daha önce hiç bu şekilde antrenman yapmamıştı ve bu, grup antrenmanının ne kadar eğlenceli ve zorlu olabileceğine gözlerini açtı.” diyor. F45'te monotonluk yoktur; Aynı antrenmanı asla iki kez yapmazsınız ve bu, motivasyonunuzu ve coşku seviyenizi yüksek tutmanıza yardımcı olur, böylece kendinizi tek başına antrenman yaptığınızdan çok daha fazla zorlarsınız.”

Bu bir daha asla tek başıma ağırlık kaldırmayacağım anlamına mı geliyor? Kesinlikle hayır – Bazen yapmak istediğim tek şey kulaklıkları takıp barın altına girmek oluyor. Ama kesinlikle grup derslerine de devam edeceğim. Bir seans planına ihtiyaç duymadan veya kitin serbest kalmasını beklemek zorunda kalmadan, sadece ortaya çıkıp harekete geçmek harika ve çoğu zaman kendimi daha da zorluyorum. Harika sonuçlar elde etmek için gereken de budur.